Yaklaşık bir yıldır hemen hemen bütün katıldığım seminer ve sunumlarda dijital dünyanın getirdikleri ve sundukları ile hemen hemen her alanda yaşanan değişimin kısa zamanda PR ve iletişim sektörünü de derinden değiştireceğini anlatıyor, somut değişim ve gelişmeleri örnekleriyle paylaşıyorum. Eğitim ve seminerlerin ardından gelen soru ve talepler bir süredir konuyu buraya taşımamı düşündürüyordu. Ancak gerek kendi dersimi iyi çalışmam gerekse "Digital Communication" alanında Türkiye’de bir girişimi başlatan ve benim de yakından görüş alışverişinde bulunduğum Dijital İletişim Ajansı Mobilthink’in sunacağı verileri beklemem dolayısıyla bir süredir bu konuya başlangıcı erteliyordum.

Bu yazıda yapacağımız girişin ardından yaklaşık 9-10 yazı Dijital Communication ve güçlü bir alt başlık olarak Digital PR konusundaki temel bilgileri, en son gelişmeleri ve geleceğini burada masaya yatıracağız. Mobilthink’in elde ettiği bulguları da sizlerle paylaşırken, sizlerin yazı, yorum ve önerileri bu bilgi paylaşımını daha da güçlendirecek.

Hayatımız Sanallaşıyor

Çok iddialı bir ara başlık olabilir. Ama son yıllarda Internet’in hayatımıza girişi, günlük hayatımızda zamandan aldığı pay ve kattığı işlevler giderek artıyor. Bugün bankacılık işlemleri, alışveriş gibi alanlardan eğlence, community / arkadaşlık, bahis, oyun Sanal dünyada sosyalleşen bir nesil... En somut örnek İtalya’da bir baba gerçek hayattaki çocuklarının okul taksidini ödemeyi ihmal ederken, Second Life oyunundaki sanal hayatında sahip oldukları çocukların sanal okul taksitlerini ödemeyi aksatmıyor. Bu yuzden de eşinden boşanıyor. Birçok marka Second Life’da var oluyor. Ve fiziki paranın kazanıldığı bir sanal iş dünyası doğuyor. İnsanlar o dünyada Diesel kot giyebilmek, Ford otomobil kullanmak, Rixos’ta konaklamak için para ödüyor. Diğer yanda Facebook, Yonja, Linkedin gibi sitelerde communityler oluşuyor, sosyal ortamlar paylaşılıyor. Bir tek sitede onlarca, yüzlerce farklı gruba, onbinlerce farklı hedef kitle modüllerine ulaşılıyor. Youtube geleceğin sanal medyasının simgesine dönüşüyor. Gazeteler, dergiler internetten okunurken, kitaplar cep telefonlarımıza giriyor. Mobile olanaklar cep telefonlarımızı günlük hayatımızın odağına oturtuyor.

Biraz düşündüğümüzde fiziksel dünyanın sanal dünyayla nasıl iç içe geçtiğini her birimiz kendi hayatlarımızdan örneklerle görebiliyoruz. Peki bu durumda markalara, iletişim profesyonellerine, medya kuruluşlarına nasıl bir yol haritası çıkıyor.

Dijital İletişim

İleriki yazılarda üzerinde duracağımız gibi dijital dünya birçok şeyi kökünden değiştiriyor. Neredeyse bireyselleşen bir medyadan bahsederken, aynı zamanda hedefi doğrudan vuracak bir fırsattan söz ediyoruz. Sağlık kontrollerinden eğitime, ticaretten yönetime zamanın ve mekanın ortadan kalktığı bir dünyada iletişim...

İletişim dünyası da bu değişime ayak uyduruyor. Gelecek yazılarda farklı başlıklar altında iletişim dünyasında yaşanan değişimi ve günlük uygulamaları somut örneklerle bu sayfalara taşıyacağız.

Konunun sektörel arenada nasıl bir tartışmaya yol açtığını ve bu konuda nasıl bir karşılıklı fikir bombardımanının yaşandığını sadece birkaç dakika prnews.com, adage.com, prweek.co.uk, gibi sitelerde gezinerek görmek mümkün. Hemen uyaralım zamanı kaçırıyormuş gibi bir telaşa kapılabilirsiniz. İyi haber, henüz geç değil ama geç kalınmasına az kaldı.

Bugüne kadar okuduklarım ve yaptığım çalışmalardan gördüğüm ve kendime çıkardığım ilk büyük ders: İletişim dünyasının geleceğinde varolmak için ya dijital çağa ayak uydur, ya da başka bir sektöre yönel. Mesela organik tarım.

Digital İletişim ve özellikle dijital PR konusunu tartışmaya, konuşmaya gelecek yazıdan itibaren başlıyoruz. Uzun bir sürede başka konulara geçemeyeceğiz gibi duruyor.

7535 kez okunmuş Aret Vartanyan